5 Mayıs 2016 Perşembe

OSMANLIDA SANAT



KÜNDEKARİ


Kündekârî tekniğinde bir ahşap iskelet üzerinde yan yana getirilen geometrik mahiyetteki ahşap parçalarla bunları birbirine bağlayan oluklu ahşap kirişler tutkal ya da çivi kullanılmaksızın iç içe geçirilmek suretiyle eser tamamlanır. Dolayısıyla iklim şartları ve zamanın getirdiği eskime ile bu parçalar kuruyup ufalsa da yerinden düşüp ayrılmaz. Bu tekniğe “kündekârî” diyoruz. Günümüze kadar korunarak gelmiş ahşap minberler içinde kündekârî tekniğiyle yapılmış kıymetli örnekler vardır. Konya Alâeddin Camii’nin Ahlatlı bir ustaya ait 1155 tarihli, Siirt Ulucamii’nin Abdülfettah isimli bir ustaya ait 1191 tarihli, Divriği Ulucamii’nin Tiflisli Ahmed’e ait 1241 tarihli minberleri bunlar arasında sayılabilir. XII-XIV. yüzyıllara ait Alâeddin Camii, Malatya ve Kayseri Ulucamii ile Ankara Aslanhane Camii minberleri, Birgi Ulucamii pencere kanatları, Ankara’daki Hacı Bayram Türbe kapısı ile Ahî Şerefeddin sandukası da Anadolu’daki Türk ahşap işçiliğinin derin oyma tekniğindeki en eski ve nefis örnekleri arasındadır. Yıldız parçalarını birbirine bağlayan çıtaların çivilerle zemine monte edildiği bir yalancı kündekârî ile kündekârî görünümlü ancak tüm parçaların oyularak tek zeminde oluşturulduğu kabartmalı bir başka yalancı kündekârî daha söz konusudur. Ancak bu türden eserler zaman içindeki ısı ve rutubet değişikliklerinin, sıcaklık ve soğukluk farklarının ahşapta oluşturduğu hareketlenmeye dayanıklı değildirler.


  




HAT SANATI


Klasik dönem Osmanlı sanatlarındandır.
Arap harflerinin kullanılmasıyla yapılan güzel yazı yazma sanatıdır.
Hat sanatçısına HATTAT denir.
İslamiyette hoş karşılanmayan resim sanatının yerine gelişme göstermiştir.

  ÖNEMLİ HATTATLAR
  • ŞEYH HAMDULLAH 
  • HAFIZ OSMAN 
  • AHMET AKŞEMSETTİN KARAHİSARİ
  • MUSTAFA RAKIM
  • MAHMUT CELALEDDİN EFENDİ

 HAT ÇEŞİTLERİ: RİKA, NESİH, KÜFİ, CELİ, REYHANİ, TEVKİ, TALİK, DİVANİ, MUHAKKAK İCAZA,MAKİİ


 




TEZHİP SANATI

Klasik dönem Osmanlı sanatlarındandır.
Arapça tezhip; “altınlamak”, “yaldızlama”, “bezeme”, yazma kitapların sayfalarına, hat levhalarına, murakkalara, hatta tuğraların üst taraflarına altın tozu ve boya ile yapılan her türlü bezeme. Sözcük yalnız altınla yapılanın dışında, toprak boyalarla yapılan bezemeler için de kullanılır. Yalnız altınla yapılan tezhibe “halkari” denir. Tezhip yapan sanatçıya “müzehhib” tezhiplenmiş yapıta da “müzehheb” adı verilir.

En Önemli temsilcisi
  • KARA MEHMET




MİNYATÜR SANATI


  • Klasik dönem Osmanlı sanatlarındandır.
  • Işık ve gölge düzenlemesi dikkate alınmadan nesneler arasındaki boyut farkı dikkate alınmadan el yazması kitaplarının metnini açıklamak için yapılan resim türüdür.
  • Osmanlıda resim yerine Minyatür tercih edilmiştir.
  • Kişilerin büyüklüğü makamlarına göre çizilir.
  • SURNAME ve HÜNERNAME önemli minyatür barındıran eserlerdir.

 ÖNEMLİ MİNYATÜRCÜLER:
  • MAKRAKÇI NASUH ( Kanuni Döneminin en önemli minyatür sanatçısı )
  • NİGARİ
  • NAKKAŞ OSMAN 
  • LEVNİ ( Lale Devrinin en önemli sanatçısı )


Matrakçı Nasuh'un Eserleri









EBRU SANATI



Ebru, bir fırça ile boyaların su üzerine serpiştirilmesiyle yapılan bir sanattır. Osmanlı’da elde edilen ebru kâğıdı, kitap ciltlemesinde de kullanıldı.

Tarihi tesbit edilmiş en eski ebru 1447 yılına ait olup, Topkapı Sarayı’nda bulunmaktadır. Osmanlı döneminde birçok ebruzen yetişti. Bu dönemde ebrulu kâğıtlar devlet belgeleri ve resmî yazışmalarda zemin olarak kullanıldı. Buradaki başlıca amaç estetik değerlerin yanı sıra tahrifat girişimini engellemeyi amaçlamaktı. Bugün çek, senet ve kâğıt paralar üzerindeki karmaşık desenlerin mantığı buna dayanır.

Ebru tarihinde bugüne kadar tespit edilebilen ilk Ebruzen Mehmed Efendi’ydi. Ebru tarihinde diğer önemli üstatlardan biri de Ayasofya Hatibi’ydi. Günümüzde “Hatip” adı ile anılan ebru türünü geliştirdiğinden bu adla anılır oldu.
1846 yılında vefat ettiğini bildiğimiz Şeyh Sadık Efendi’nin, Ebru Sanatı’nı Buhara’da öğrendiği ve iki oğlu Edhem ve Nazif Efendilere de öğrettiği bilinir.








ÇİNİ ( SIRÇA ) SANATI 


Klasik dönem Osmanlı sanatlarındandır.

Çini toprağın pişirildikten sonra şekil verilip kap-kacak, tabak, vazo vb. eşyalar üretilmesine dayalı bir sistemdir.

Aynı zamanda fayans porselen tabak seramik gibi eşyaların süslenmesinde kullanılan bir yüzü sırlı renkli dekor ve motiflerle işlenmiş kaplama malzemesine bu malzemeyle işlenmiş eşyalara çini bu süsleme işine de çinicilik denir.

Osmanlı Çinicilik sanatının ilk örneği İZNİK YEŞİL CAMİİ'DİR. ( 1378 ) 

Bursa'daki Yeşil Türbe, Edirne'deki Muradiye Camii, Topkapı Sarayındaki Çinili Köşk Osmanlı çini sanatının örneklerini taşıyan önemli eserlerdir.

İznik, Kütahya, İstanbul çinicilik sanatının geliştiği en önemli şehirlerdir.


BURSA YEŞİL TÜRBE ÖRNEKLERİ:









RESİM


Batı etkisiyle gelişen Osmanlı sanatlarındandır.

İslam'ın resmi yasaklaması nedeniyle Osmanlıda gelişme alanı bulamamıştır. Resim sanatı yerine minyatür gelişme göstermiştir.

Osmanlı Devletinde portresini yaptıran ilk Osmanlı Padişahı FATİH'TİR. Bu resmi İtalyan ressam BELLİNİ yapmıştır.

Fatih zamanında ilk defa İtalya'ya resim öğrenmesi için öğrenci gönderilmiştir. ( Sinan Bey )

Osmanlı'da ilk resim sergisi Abdülaziz zamanında ŞEKER AHMET PAŞA açmıştır. ( 1872 )

OSMAN HAMDİ BEY de önemli ressamlardandır. Osman Hamdi Bey ilk resim eğitimi veren okul niteliği taşıyan SANAYİİNEFİSE MEKTEBİNİN kurucusudur.

Osman Hamdi Bey ayrıca ARKEOLOJİ MÜZESİNİN de kurucusudur. 
SİLAH TACİRLERİ ve KAPLUMBAĞA TERBİYECİSİ Osman Hamdi Beyin önemli eserleridir.

OSMAN HAMDİ BEY'İN BAŞKA ESERLERİ ŞUNLARDIR:

  • TÜRBE KAPISI ÖNÜNDE KONUŞAN HOCALAR
  • KAHVE OCAĞI
  • HAREMDEN İKİ MÜZİSYEN KIZ
  • MİMOZALI KADIN
  • ŞEHZADE TÜRBESİNDE DERVİŞ


FATİH SULTAN MEHMET'İN BELLİNİ TARAFINDAN YAPILAN PORTRESİ












OSMAN HAMDİ BEY ESERLERİ











31 Mart 2016 Perşembe

EĞİTİM FİLMLERİ







TEHLİKELİ OYUN 


En kısa sahnesinde bile eleştiri olan bir film.Baştan sona fikir özgürlüğüne,ideolojilerin kusurlarına,her fikrin yanılma ihtimalinin olacağına ve insanları en etkileyen yerden yani kendilerine yapılan haksızlıkları örnek vererek benlik duygusuyla nasıl bir birlik oluşturulacağını gösteriyor.

Yani The Wave çok sert bir film,ne tür bir yönetim şekli olursa olsun tüm ülkelere bolca mesaj veriyor ve bence dünyanın en yararlı filmlerindendir.




   İKİ DİL BİR BAVUL 


Sade ve gösterişsiz anlatımına rağmen sürükleyici, etkileyici olmayı başarabilen bir film. Ülkenin batısındakilerin, büyük şehirlerdekilerin pek tahmin edemeyeceği bir durumdan bahsediyor film. İyi ki de bahsediyor. Böylece bizler de bir şeyler öğreniyor ve şahit oluyoruz.Çocukların hepsi çok sevimli bir kere. Öğretmenleri ile geçirdikleri ilk yıllarına odaklanıyoruz. İzlemesi keyifli ve hafif bir film gibi dursa da, bittikten sonra yorumlayacak ve gözlemleyecek çok şey bırakıyor bizlere. 


 3 İDİOTS



Öncelikle benim düştüğüm gibi Hindistan yapımı bir film çok sıkıcıdır kötüdür diye düşünüp ön yargılı olup izlemekten vazgeçmeyin ertelemeyin çok pişman olursunuz. Film sonuna kadar izleyiciyi kendine tutmayı başarıyor hem öğrenci hem öğretmenler için izlenecek yararlı bir film olduğunu düşünüyorum.
  

DAS EXPERİMENT



Hapishane de geçen bir Deney filmidir. Film para uğruna insanları bir hücreye tıkıp olanları kaydetmeye odaklı geçer birbirini başta tanımayan insanların gardiyan suçlu düzeni oluşturulmasıyla başlar. Daha sonraları ellerinde yetki bulunduran insanların aslında suçsuz olan insanlara kötü davranmasıyla mahkumlarında onlara verdiği tepkileri ölçen izlenilesi bir deney filmidir.

THE EXPERİMENT



Film Das Experimentin ABD versiyonudur il filme göre yapmacık olsa da ilk filmi izlemeyenler için fikir sahibi oluşturmaktadır. Tavsiyem Alman yapımını izlemeleridir.


İMPARATORLAR KULÜBÜ



Öncelikle Kevin Cline idealist ve prensip sahibi öğretmen tipini mükemmel canlandırmış. Bu tarz filmlerde öğretmen genelde yola gelmeyecek öğrencileri bir şekilde düzeltip idealize etmeyi başarır ama bu filmde böyle bir klişe söz konusu değil onun için diğerlerine göre bir adım öne çıkıyor. Film aynı zamanda dünyayı yönetecek insanların nasıl yetiştirildiğini gözler önüne seriyor. Tarih bilincinin yerleştirilmesi ve tarihten dersler alınarak geleceğe yön verebilmek filmde güzel işlenmiş. Prensipli öğretmenin çocuğa diploma verirken ilk defa yenildim demesi filmin can alıcı noktasıydı. Ben filmi oldukça başarılı buldum eğitimcilerin bu filmi izlemesini şiddetle tavsiye ederim.

ÖLÜ OZANLAR DERNEĞİ



Olaylara ve hayata bakış açısının nasıl olması gerektiği üzerine kurgulanmış, baskı altına alınmış düşünceler veya duygular yerine daha çok kişilerin fikirsel ve duygusal açıdan özgürlüğünü anlatan çok iyi bir film.Bazen olayları daha iyi yorumlamak için farklı pencerelerden bakmayı söyleyen bu yapım herkes tarafından izlenmeli. Eğitim üzerine ender filmlerden birisi diyebilirim.
Eğitimin amacı ''özgür düşünen beyinler'' yaratmaktır... Filmin temposu oldukça durağan izlediğiniz sırada sıkılabilirsin ama sizi temin ederim ki verdiği mesajlar yönünden oldukça tatmin olacaksınız.

TEMPLE GRANDİN



Arşivlik bir filim, konusuyla ve her şeyiyle. Otistiklerin beyni incelenmeli ve görsel hafızayı bu kadar iyi yapan şeyin ne olduğu keşfedilmeli, otistiklerin tek sorunu uyum sorunu ve sorunun da quantum çağında aşılabileceğini düşünüyorum.
Herkese iyi seyirler, kaçırmayın, hiç bitmemesini isteyeceksiniz

 THE HUNT



Çok kaliteli, harika bir film. Farklı bakış açıları, farklı yorumlar. Her dakikaya sirayet etmiş bir oturaklılık. Hem gerilimli, hem sakin ve sade sahnelerin iç içe başarılı bir biçimde yedirilmesi. Her biri üzerine konuşulabilecek karakterler. Ve kusursuz bir atmosfer. Akademi adaylığını sonuna kadar hak etmiş. Senenin önemli filmlerinden. İzlenmesi gereken, tam bir "Avrupa filmi". Bittikten sonra etrafınızdakilerle yorumlayın, daha bir özümseyecek ve hayran kalacaksınız.


ENTRE LES MURS



Filmin gerçekçiliği en üst seviyede, doğal ve başarılı oyunculuklar, eğitim sistemine yönelik sivri eleştiriler, zekice diyaloglar.Oldukça sağlam ve kendine güvenen bir film olmuş.
Yapaylıktan uzak, seyirciyi hikâyenin, oyunculuğun, bir bütün olarak kurgunun sarmaladığı, son zamanlarda seyrettiğim en iyi film. Klişelerden olabildiğince uzak bir anlatım tercih edilmiş, belki onu diğerlerinden ayıran en temel özelliği de bu. Filmde hiç müzik yok, tıpkı gerçek hayatta olduğu 


DETACHMENT


Yönetmen Detachment ile gerçekçi, vurucu, hayatın içinden ve bir o kadar da karamsar bir film kazandırmış sinema dünyasına. Film her ne kadar sanat filmi kıvamında ve kopukluğunda olsa da her bir sahnesinden özlü söz çıkarabileceğiniz diyaloglarıyla beni benden aldı. Adrien Brody nin ana hikayesinin yanında her bir yan karakterin kısa hikayesi ve iç çatışması filmi sıkılmadan izleyebileceğimiz güzel bir filme dönüştürmüş. Yönetmenin, hem öğretmenin iç dünyasına girmesi hem de öğrencinin bakış açısı ile hikayeyi işlemesi filme tek bir ortak düşünce ile izlemememizi ve karakterler, olaylar üzerine çokça düşünebilmemizi, yorum yapabilmemizi sağlıyor. Oyunculuk açısından Hüzünbaz Öğretmen Henry Barthes olarak Adrien Brody çok yakışmış filme ve gerçekten en başarılı performanslarından birini ortaya koymuş. Ayrıca ilk defa bu filmde izleme fırsatı bulduğum Sami Gayle (Erica) güzel ve çocuksu Erica karakteri ile en dikkat çeken oyunculardan Detachment’ta. Sami Gayle ismini gelecek yıllarda çokça duyacamığızın garantisini verebilirim. İşin özüne gelirsek farklı, gerçek, vurucu film ve başarılı oyunculuklar izlemek istiyorsanız bu filmi mutlaka izleyin.


HER ÇOCUK ÖZELDİR



Klasik aamir khan filmi diyebilirim.Filmi her bireyin ve her eğitimcinin izlemesini şiddetle tavsiye ederim.


CANIM ÖĞRETMENİM




Montreal'de Cezayirli bir göçmen olan Bachir Lazhar, çok sevilen ve sınıfta gerçekleştirdiği intihar sonucu ölen bir ilkokul öğretmeninin yerine geçmek üzere çarçabuk işe alınmıştır. Yavaş yavaş , okulu ve öğrencilerini tanımaya başlar ve onları tanıdıkça onlara bağlanır. İlk günden ortaya çıkan aralarındaki kültürel boşluk bile bir yerden sonra göze batmaz hale gelir. Sınıf yavaş bir iyileşme süreci geçirirken kimse Bachir'in acılı geçmişinden hiç kimse şüphe etmemektedir. Fakat bu geçmiş öylesine rahatsız edicidir ki eğer öğrenilirse sonuçları Bachir'in ülkeden atılmasına kadar gidebilir.